Kıyı’nın bomba fasulyesi, Zübeyir’in gavurdağı salatası, Beyti’nin patlıcan beğendisi ile Mikla’nın kuzu incikli mantısı, Neolokal’in Çerkez ördeği ile Pandeli’nin vişneli tiritinin tarifleri nasıl aynı kitapta yerlerini aldılar?
Restoranların, ne kadar hayatımızın içinde olduklarını, en sevdiğimiz kahvecide içtiğimiz kahvenin tadını, her tabağı birbirinden keyifli bağımsız şef restoranlarındaki özeni, ocak başında kebap muhabbetini, müdavimi olduğumuz meyhanede sevdiklerimizle olmanın güzelliğini belki de şimdiye kadar hiç düşünmemiştik.
Pandemi sürecinde birçok işletme ayakta kalabilmek, kapılarını tekrar açabilmek için çözümler aradı. Bu sırada herkes durmaksızın yemek yapıyor ve şefler de tariflerini Evde Kal mesajını desteklemek için sosyal medya üzerinden paylaşıyorlardı. Bu durumun en çarpıcı dijital örneği ise Madem Evdeyiz projesi oldu.
Restoranlar Evde ise, şeflerin tariflerini sosyal değişim ve sektöre fayda sağlamak amacıyla kullanmalarının bir uzantısı olarak Cemre Torun tarafından hazırlanan, İstanbul’un Tadı Tuzu, 100+ restorandan 100+ tarif ve paylaşımlardan oluşan bir dergi/kitap projesi. İçinden geçtiğimiz pandemi döneminde zor durumda kalan restoran çalışanlarına mali destek sağlamak amacıyla hayata geçen kitabın baskı ve gönderim harici tüm gelirinin sektör çalışanlarına gitmesi planlanıyor. İstanbul’un sembolik geleneksel ve yeni nesil restoranlarından tariflerin yanı sıra yemek sektörünün fikir önderlerinin restoranlara dair paylaşımlarının da bulunduğu kitap İstanbul’un yemek sektörünün bir yandan da güncel bir portresi olarak da yorumlanabilir. Ortaya Cemre Torun’un ifadesiyle bir “restoranlara saygı ve özlem” kitabı çıkıyor.
Kitabın destekçileri sadece cömertçe tariflerini ve yazılarını paylaşan restoranlar ve yazarlar değil, aynı zamanda projeye destek veren birçok marka.
Normalleşmeye çabaladığımız bu günlerde sevdiğimiz restoranlara destek vermek her zamankinden daha önemli. Çünkü üreticiden, restoranların mutfaklarına ve daha sonra sofralarımıza uzanan bu süreç artık çok daha fazla çaba ve özen gerektiriyor. Yeme-içme sektörünün emekçilerine ulaşmanın en güzel yolu önce onları hatırlamak, daha sonra kitaptaki tarifleri asıl sahiplerinin ellerinden yemek… Restoranlar Evde dergi-kitabı, satışta.